bifikirbifikir

Yeni Nesil Gazetecilik: Basılı Gazetelerin Dijital Medya ile Savaşı

Yeni Nesil Gazetecilik: Basılı Gazetelerin Dijital Medya ile Savaşı
Pek çok insanın isteyerek ya da istemeyerek sürekli etkileşim içerisinde bulunduğu kaynaklardan biri olan medya, 40 yıldan aşkın bir süredir hızla gelişimini sürdürüyor. Medya sektöründeki bu gelişimden nasibini alan alt sektörlerin başında ise gazetecilik ve basılı yayıncılık geliyor. Medyadaki hızlı değişim basılı kaynaklara olan ilgiyi her geçen gün düşürürken, dijital kaynakların kullanımını da hızlı bir şekilde artıyor. Bu nedenle, yayıncılık sektöründe köklü bir değişim dönemi içerisinden geçtiğimizi söyleyebiliriz.

Tüm dünyada gündemin nabzını tutan ve önemli gelişmeleri okuyucuya en hızlı şekilde aktarmayı hedefleyen gazeteler, bugüne baktığımızda bu tanımların sınırları içinde kalabilmek için dijitalleşme yoluna gitmek zorunda kalıyor. Basılı yayın ile bilgiyi okuyuculara aktarma hızının düşük olması, artan kağıt ve baskı maliyetleri gibi hatırı sayılır sebepler, bu dijitalleşmenin yolunu daha da açıyor. Eğer gazetecilik veya basılı yayın sektörü, televizyonlar hatta ve hatta en önemli rakibi sosyal medya ile rekabet içinde kalabilmek istiyorsa, baskıya harcadıkları maliyetleri elektronik ortama kaydırmak zorunda kalacak gibi görünüyor.

Zaten dijital gazeteciliğin ve sosyal medyanın popülerliği her geçen gün artarken, 2019 yılının son aylarında hayatımıza giren ve tüm dünyayı derinden yaralayan Covid-19 pandemisi, dijitalleşen medyanın güçlenmesinin tabiri caizse tuzu biberi oldu. Tüm dünyada basılı medyaya olan ilginin büyük bir kısmı, pandemi sürecinde dijital medyaya kaydı. Artık gündem Twitter, YouTube, Instagram gibi sosyal medya kaynaklarından ya da haber siteleri üzerinden takip ediliyor.

Bu konu özelinde ülkemiz Türkiye’ye dönüp bakacak olursak, yine tüm dünyada olduğu gibi bizde de pek çok basılı gazetenin son yıllarda yayın hayatına son verdiğini görüyoruz. Türkiye’nin en popüler gazetelerinden biri olan ve ortalama tirajı 200.000 civarında olan Habertürk’ün 2018 yılında yayın hayatına son vermesi, ülkemizin okuyuculara alternatif oluşturan gazetelerinden Radikal’in basılı yayın hayatına 2014 yılında nokta koyması, zaten bu dijitalleşmenin ayak seslerini duyuran ilk adım olmuştu. Bu hadiselerin ardından gelen Vatan, Star ve Güneş gibi gazetelerin de basılı yayın hayatlarını bitirmeleri, bu mecraya olan ilginin ne kadar azaldığını gözler önüne serdi. Ülkemiz ile ilgili verdiğimiz örneklerden yola çıkıp mini bir araştırma yaptığımızda, bu devrimin tüm dünyayı kapsayan bir hareket olduğunu da görüyoruz. Zira basılı yayın hayatına son vermeyen dev gazeteler bile, dijital taraftaki içeriklerine ve oradaki yayınlarına çok daha fazla önem vermeye çoktan başladılar.

20 yıl önce belki hayal dahi edilemeyecek bir olay olan basılı gazetelerin çöküşü ve yerlerini sosyal medya ve dijital yayın organlarına bırakması hadisesi, bizlere yeni bir kavram da kazandırdı. Bu kavramın adı “dijital gazetecilik”. Dijital çağda gazetecilik yapmak ve gazete çıkarmak, basılı döneme göre farklı sayılabilecek bir metodolojiye sahip gibi görünüyor. Zaten bu işin piri sayılabilecek pek çok isim de bu görüşleri destekler nitelikte açıklamalar yapıyorlar.

Peki, nedir bu “dijital gazetecilik” ya da dijital çağda gazetecilik olayı diye soruyorsanız, gelin bu konuyu hep beraber irdelemeye ve kavramaya çalışalım.

Gazetecilik, klasik tanımıyla sorgulayan, araştıran ve merak eden insanların güncel olaylar, akımlar veya kişiler hakkında bilgiler toplayıp, bu bilgileri tarafsızca yayımlamaya çaba gösteren kişilere verilen bir sıfat ya da bu kişilerin icra ettiği meslek olarak karşımıza çıkıyor. Fakat bu tanım her ne kadar doğru olsa da, pratikte bu tanıma uyan herkese gazeteci demek pek mümkün olmuyor. Çünkü gazeteciliğin farklı çerçeveler ve farklı prensipler gerektiren yazılı olmayan kuralları olduğunu da biliyoruz, işitiyoruz. Tüm bu klasik tanımlamaya baktığımızda, “dijital gazeteciliğin” bu tanımlama ve kuralların tamamen dışında kaldığına şahit oluyoruz.

Dijital mecralar, bir tanımlamaya uysun uymasın, yayın yapabilen ve habere erişme, aktarma imkanına sahip olan herkesi gazeteci yapacak kadar büyük bir dönüşüm yaratma etkisine sahip görünüyor. Bu saydığımız imkanlara sahip kişiler, gazetecilik sıfatı almadan da bu işi yürütebiliyorlar ve herkes aslında kendinin gazetecisi olma yolunda ilerliyor. Dijital çağ hepimize bu imkanı sunuyor ve mesleğin sınırlarını silikleştiriyor. Tabii ki her halükarda iyi bir dijital okuryazar olmak gerekiyor.

Dijital rekabet ortamında tabiri caizse hayatta kalmak ve gazetecilik sıfatı ile bu mesleği yürütüp para kazanmak ise, bu işle uğraşan kişilerin yeteneğine ve bilgi birikimine kalıyor. Değişen düzeni takip etmek ve buna uyum sağlamak çok önemli bir konu olarak gazetecilerin karşısına çıkıyor. Sosyal medya yöneticisi ile çalışmak ve gündemi yakından takip etmek okuyucu ve takipçi kazanmak için oldukça büyük önem taşıyor. 

İşin mesleki tarafında bu dönüşüm yaşanırken, takipçi veya okuyucu tarafında da bir ayrışma yaşandığı apaçık. Dijital medya takipçileri ile geleneksel, basılı medya organlarını takip eden kitleler birbirlerinden çok farklı kişiler. Gelenekseli takip eden kitlenin dijital ile bağı ya hiç yok ya da çok sınırlı. Bu ayrışma, gazeteciliğin işleyişini de etkiliyor. Dijitale kayan gazeteler veya gazeteciler basılı yayın döneminde okurlarını veya takipçilerini kaybetme ile karşı karşıya kalabiliyorlar. Buna rağmen değişen ve gelişen düzene ayak uydurmak, artan maliyetlerden kaçmak için ise dijitale geçmeye mecbur kalıyorlar. Bu tamamıyla “araf” olarak tabir edilebilecek durum, gazeteciliğin geleceği konusundaki şüpheleri de hep canlı tutuyor. Eski düzeni tamamen geride bırakamayan gazetecilik dünyası, yeni düzene de tamamen adapte olabilmiş değil. Bu durum devam ettikçe, sürüncemeli geçen sürecin daha da uzama ihtimali hep var olacak.

İşin sonucuna baktığımızda, basılı gazetelerin sonu gelmiş olsa da, bu gazeteler bir süre daha hayatımızda yer alacak gibi görünüyor. Dijitalleşmenin sosyolojik tarafının toplumda tam karşılık bulduğu dönemde ise, tamamen dijital mecralardan bilgi alacağımızı ve gazetelerin kağıt kokusuna tümüyle veda edeceğimizi tahmin etmek güç değil.

11.08.2022
Yorumlar
12.08.2022 - 23:03
Gazete önemli kağıt olarak da çok farklı alanda kullanımı mevcut aslında 😊 ama dijital medya kaçınılmaz. Eline sağlık 👍
İlgili İçerikler

Aslında herkesin çok yakından şahit olduğu ve deneyimlediği bir gerçekten bahsetmek istiyorum. Günümüzde teknoloji çok hızlı bir şekilde gelişiyor ve...

Benzer İçerikler

Akaryakıt özellikle de benzin ve motorin tüm dünyada uzun yıllardır yaygın şekilde kullanılıyor. Bugün yenilenebilir enerji kaynakları enerji sektöründeki payını...

Hepimizin tahmin edebileceği üzere geçmişten bu güne “gıda” her zaman dünyanın en büyük ticari sektörlerinden biri oldu. İnsanın en temel...

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de reklamcılık sektörü oldukça büyük hatalara imza atabiliyor. Bu hatalar, nelerden kaynaklandıklarına göre ayrılıyor diyebiliriz....

Günümüzün dijitalleşen ve globalleşen dünyasında pek çok iş alanında olduğu gibi finans dünyasında da teknolojinin büyük etkisini görmek mümkün. Teknolojinin...

Mağaza mağaza dolaşıp ihtiyaçlarımızı aradığımız günler artık çok uzakta kalmış gibi hissettiriyor. E-ticaret platformlarının gelişmesi nedeniyle insanlar geleneksel mağazalardan ve...