2018 yılında Netflix’te yayınlanmaya başlayan ve 2022 yılı itibarıyla yayınlanmış iki sezonu bulunan Ugly Delicious, lezzet düşkünlerinin kaçırmaması gereken bir belgesel serisi. İlk sezonu sekiz, ikinci sezonu ise dört bölümden oluşan yapımın bölümleri ortalama 45-50 dakika uzunluğunda. Belgesel serisinde Kore asıllı Amerikalı şef David Chang’in peşine takılarak birbirinden nefis lezzetleri keşfediyoruz. “Ugly Delicious” sözcükleri Türkçede “çirkin lezzetli” anlamına geliyor. Bu isim, David Chang’in Instagram hesabında paylaştığı bazı yemek görsellerini nitelendirmek için kullandığı bir etiketten ilham alınarak seçilmiş. Bu terim, görsel anlamda çok iştah açıcı olmasa da son derece lezzetli olan yiyecekleri ifade ediyor. David Chang de Ugly Delicious’ta tam olarak bu lezzetlerin peşine düşüyor.
Önceliğini yüksek görselliğe değil, doğrudan lezzete veren Ugly Delicious’ta dünyanın İstanbul da dahil olmak üzere birçok farklı kentine konuk oluyor ve farklı lezzetlerle tanışıyoruz. Ancak bunun da ötesinde, David Chang zaman zaman bize ABD’nin bazı toplumsal sorunlarını da aktarıyor. Irkçılığın ve ayrımcılığın yemek kültürlerine de ne kadar etki ettiğini görmek, gerçekten hayret verici. Hatta eski ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetiminde çok sıkı tutulan göçmen politikalarının, dönemin yemek piyasasına nasıl etki ettiğini de görebiliyoruz. Pizza, ev yemekleri, deniz mahsülleri, taco, kızarmış pilav, çocuk menüleri, et döner… Ugly Delicious’un her bir bölümünde karşınıza farklı lezzetler ve onların ufuk açıcı hikayeleri çıkabiliyor.