Türkiye’den Almanya’ya göçün yoğun olduğu dönemlerin sonlarında yapılan Polizei filmi, içerisinde birçok farklı sosyolojik öge barındırıyor. 1988 yılında beyazperdede gösterime çıkan filmde, Alman disiplini ve orada yaşayan vatandaşlarımızın buna karşı duruşuna atıflar var. Özellikle Türklerin yaşadığı kimlik karmaşası ve gurbette yaşadıkları sorunlar, izleyiciyi sıkmadan naif ve komik bir üslupla aktarılıyor. Bu açılardan oldukça başarılı bulunan filmin yönetmen koltuğunda usta isim Şerif Gören var. Senaryosunu Hüseyin Kuzu’nun yazdığı Polizei’nin müzikleri ise Timur Selçuk imzası taşıyor. Komedi ve drama unsurlarının birleştiği yapım, Türk – Alman ortak projesi olarak hayata geçirilmiştir.
Filmin başrolünde duayen oyuncu Kemal Sunal yer alıyor. Kemal Sunal’a; Babbett Jutte, Yalçın Güzelce, Kaya Gürel, Levent Başaran, Nilüfer Usku ve Nuri Sezer gibi tecrübeli oyuncular eşlik ediyor.
Ali Ekber (Kemal Sunal), çocukluk çağlarında ailesi ile birlikte Berlin’e göç etmiş bir Türk’tür. Burada büyüyen Ali Ekber, o zamanın şartlarındaki çoğu vatandaşımız gibi işçilik ile geçimini sağlamaktadır. Türklerin yoğun olduğu bir semtte tek başına yaşam mücadelesi vermektedir. Temizlik işçisi olan Ali Ekber, bir yandan da Türklerin kurduğu amatör tiyatronun temizlik işlerini de üstlenmiştir. Bu sayede hem kendisine bir kimlik kazandırma çabasındadır, hem de aldığı cüzi bir ücret ile geçimine katkı sağlamaktadır. Bu esnada kafede garson olarak çalışan bir Alman güzele gönlünü kaptırır. Babbette (Babbette Jutte), Ali Ekber’in aşkına karşılık vermez. Ali Ekber, bunun üzerine Babbette’nin dikkatini çekmek için elinden gelen her şeyi yapmaya karar verir. Tesadüf eseri temizliğini üstlendiği tiyatrodan kendisine bir Alman polis rolü verilir. Polis üniformasını sırtına geçiren Ali Ekber, role kendisini kaptırır. Bir de üzerine üniforma ile sokağa çıktığında gördüğü saygı ve ilgi eklenince, genç adamın aklına çok parlak fikirler gelir ve sahte polis rolünü oynayarak istediklerini elde etme adına bir mücadeleye girer.