Tenis tarihinin gördüğü en büyük yeteneklerden biri olan Monica Seles, aynı zamanda bu sporun en talihsiz isimlerinden biri olarak hatırlanıyor. 1993 yılında, henüz tenis kariyerinin baharındayken başına gelen bıçaklı saldırı, onu tam 28 ay süreyle kortlardan uzak tuttu. Bu saldırı sonrası Seles, ne fiziksel ne de mental açıdan eski günlerine geri dönmeyi başaramadı. Eğer bu saldırı olmasaydı, Monica Seles’in dünyanın yeni tenis kraliçesi olacağını savunan pek çok otorite var. Seles’in 1993 öncesi elde ettiği başarılara bakacak olursak, otoriterler pek de haksız sayılmaz.
Böyle enteresan bir kariyere sahip olan Monica Seles, 2 Aralık 1973 tarihinde dünyaya geldi. O zamanki Yugoslavya’nın Novi Sad kentinde doğan Seles, profesyonel kariyerine başladıktan sonra ise ABD vatandaşlığına geçti. Erken yaşta tenise başlayan Seles, gençler turnuvalarında elde ettiği başarılar ile dikkat çekti. Henüz 16 yaşında, 1989 yılında profesyonel tenise adım atan Seles, daha ilk yıllarından itibaren nasıl bir oyuncu olduğunu herkese gösterdi. 1992 yılında, 19 yaşında olan Seles o güne katıldığı 11 grand slam turnuvasından 8 şampiyonluk çıkardı. Bu yüzde, o güne kadar pek görülmemişti. Üstelik Seles bu zaferlerin pek çoğunu ezeli rakibi, dünyanın büyük tenisçilerinden kabul edilen Steffi Graf’a karşı kazandı. Steffi Graff, Seles’ten yaşça büyük olsa da her geçen gün onun baskısını üzerinde hissediyordu.
1993’te Hamburg’ta düzenlenen WTA turnuvasında yaşadığı talihsiz saldırı Seles’i çok sarstı ve eski günleri maalesef geride kaldı. Bıçaklı saldırının ardından tekrar tenise dönen Seles, yine de bir kez Avustralya Açık kazanmayı bildi. Toplamda 9 grand slam zaferi olan Seles, ABD adına bir de olimpiay bronz madalyası kazandı.
Kadınlar tenisinin talihsiz yıldızı, 2000’li yılların ortalarında tenise veda etti.