Kozmetik sektörü geliştikçe, farklı ihtiyaçlara yanıt verebilmeyi amaçlayan pek çok bakım ürünü piyasaya sürülüyor. Ürünler ne kadar çeşitlense de içlerinde hep tanıdık doğal bileşenlere rastlamak mümkün.
Saç bakımı konusunda da piyasada birçok ürün var. Saç bakım ürünlerinin vazgeçilmezleri de doğal yağlar. Bitkisel yağlar, çeşitli nedenlerle yıpranan, nemini, gücünü kaybeden, yağ dengesi bozulan saç tellerini onarıyorlar. Saç bakımınız için siz de doğanın gücünü saçlarınıza taşıyan değerli yağlardan yardım alabilirsiniz. Bunu yapmak için birkaç farklı seçeneğiniz var: Formülünde bitkisel yağlar bulunan bakım ürünlerini kullanabilir, doğal yağları doğrudan kullanabilir ya da doğal yağlar ile kendi saç bakım kürlerinizi hazırlayabilirsiniz. Hangi seçeneği tercih ederseniz edin, bitkisel yağların saça etkileri konusunda bilgi sahibi olmak, seçim sürecinizi bir kolaylaştıracaktır. Buyrun saçlarınıza mucizevi dokunuşlar katabilecek doğal ve bitkisel bakım yağlarını daha yakından tanıyalım.
Hatırlatma: Az sonra sözünü edeceğimiz bitkisel yağları kullanarak kendi bakım kürlerinizi oluşturmayı düşünüyorsanız seçtiğiniz yağın saça etkilerini, tavsiye edilen kullanım şeklini ve sıklığını detaylı olarak araştırmayı unutmayın. Bilinçsiz yapılan uygulamalar saçlarınıza ya da cildinize zarar verebilir. Herhangi bir bitkisel yağın cildinizde alerjik reaksiyona yol açıp açmadığını test etmek için boynunuza ya da bileğinizin iç kısmına çok az miktarda yağ sürüp 48 saat bekleyin. Herhangi alerjik semptom gösterirseniz o yağları bakım rutininizde kullanmamalısınız.
1. Üzüm Çekirdeği Yağı
Ağzınıza attığınız bir üzümü yanlışlıkla çekirdeğiyle yediğiniz anda ağzınızda oluşan buruk ve acımsı tadı hatırlıyor musunuz? İşte o tadın kaynağı olan çekirdekler, aslında saç ve cilt bakımı ürünlerinin formüllerinde sık sık karşımıza çıkıyor. Soğuk presten geçirilerek ezilen çekirdeklerden elde edilen üzüm çekirdeği yağı, hem cilde hem de saçlara yoğun bir nem ve besin desteği sağlıyor.
Üzüm çekirdeği yağı, genellikle sirke ve şarap yapımından artan siyah üzüm çekirdeklerinin soğuk presleme yöntemi yoluyla ezilmesi ve sıkılması sonucunda elde ediliyor. Bu esnada kullanılan yöntem, elde edilen yağın şeffaf...
Antioksidan içeriğinin yanı sıra, esansiyel yağ asidi ve E vitamini açısından da zengin olan bu aromatik yağ, cildin serbest radikallere karşı daha dirençli olmasına da yardımcı oluyor. Ancak üzüm çekirdeği yağının cilde doğrudan sürülmemesi gerektiğini de hatırlatalım. Oldukça yoğun etkili bir yağ olması nedeniyle ciltte komedojenik etkiye yol açabiliyor. Eğer üzüm çekirdeği yağını saç bakım rutinize dahil etmek istiyorsanız formülünde bu bileşeni barındıran bakım ürünlerini kullanabilirsiniz. Bu sayede saç derinize nem desteği sağlayabilir, saçlarınızdaki koparak dökülmelerin önüne geçebilir, daha parlak ve hacimli görünen saçlara kavuşabilirsiniz.
2. Argan Yağı
Argan yağının saç bakım rutinlerinin en popüler bileşenlerinden biri olduğunu söylemek yanlış olmaz. Özellikle son yıllarda, bu değerli yağın ismini gitgide daha sık duyar olduk. Bu popülerliğin oldukça geçerli sebepleri var. Ana vatanı Fas olan Argan ağacının meyvesinin çekirdeklerinden elde edilen bu özel yağ, içerdiği yağ asitleri, vitaminler sayesinde cildi ve saçları beslemekte oldukça etkili.
Cilt ve saç bakımı rutinlerinde kullanılan en değerli bileşenlerden biri olan argan yağı, yalnızca Fas’ta yetişen argan ağacının meyvelerindeki çekirdeklerin çeşitli işlemlerden geçirilmesi sonucunda elde ediliyor. Latince ismi Arganio Spinosa...
Tıpkı üzüm çekirdeği yağı gibi, argan yağı da yüksek oranda E vitamini içeriyor. Böylece nemi ciltte ve saç derisinde uzun süre hapsetmeyi başarıyor. Argan yağının düzenli ve doğru kullanılması sonucunda ihtiyaç duyduğu desteğe kavuşan saç telleri, doğal ışıltısını ve yumuşaklığını yeniden kazanabiliyor.
3. Çay Ağacı Yağı
Çay ağacı yağı dendiğinde aklınıza ilk olarak neredeyse her gün içtiğimiz siyah çayın gelmesi oldukça doğal. Ancak Avustralya kökenli melaleuca alternifolia bitkisinin yapraklarının damıtılması sonucunda elde edilen çay ağacı yağının siyah çayla hiçbir ilgisi yok. Bu bitkinin çay ağacı olarak adlandırılmasının nedeni, Avustralya halkının bitki yapraklarını çay demlemek için de kullanması. Yapraklardan elde edilen yağ ise cilt ve saç bakımında önemli bir rol oynuyor.
Avustralya’da yetişen “melaleuca alternifolia” isimli bir bitkinin yapraklarından elde edilen çay ağacı yağı, cilt ve saç bakımında yüzlerce yıldır kullanılıyor. Özellikle nemlendirici ürünlerin içeriğinde karşılaşabileceğiniz bu değerli bileşenin ismi, geçmişte...
Çay ağacı yağı ciltteki ve saç derisindeki gözenekleri arındırmakta oldukça etkili. Bu sayede hem kepek hem de akne oluşumuna karşı koruyucu etki gösteriyor. Gözeneklerin kir ve yağ kalıntılarından arınması, cildin nefes alarak kendini yenilemesini ve gücünü korumasını sağlıyor. Antiseptik özellikli bileşenler barındıran çay ağacı yağı, saç derisinde ve ciltte oluşan kaşıntı ve yanma hissiyle de mücadele edilmesine yardımcı oluyor.
4. Badem Yağı
Kaş ve kirpik bakımında sıklıkla kullanılan badem yağı, bilinen en eski saç ve cilt bakım formüllerinde yer alıyor. Badem yağının bu kadar çok yönlü bir bileşen olmasının temel nedeni ise yüksek oranda Omega 9 yağ asidi ve E vitamini içermesi. Lifli yapısı saça ve cilde yumuşaklık kazandırırken, besleyici etkisiyle saç tellerinin onarılmasına ve saç köklerine daha sıkı tutunmasına yardımcı olabiliyor. Zaten kaş ve kirpik bakımında badem yağı kullanımı da söz konusu besleyici ve güçlendirici etkiden kaynaklanıyor.
Kuru yemiş olarak tüketilen tatlı bademlerin bir dizi işlemden geçirilerek preslenmesi sonucunda elde edilen badem yağı, antienflamatuar özelliğe sahip bileşenler barındırıyor. Bu sayede özellikle cilt bakımında sıklıkla kullanılıyor. Badem yağının...
Badem yağı, gündelik hayatta da tükettiğimiz tatlı bademlerin özlerinden elde ediliyor. Bu sebeple kuru yemiş alerjisi olan kişilerin kullanımına uygun değil. Hassas bir cilde sahip kişilerin de badem yağını mutlaka doktor onayı aldıktan sonra kullanması öneriliyor.
5. Kantaron Yağı
Kantaron bitkisinin kurutulmuş saplarından ve çiçeklerinden elde edilen kantaron yağı, bitkisel tedavilerin gözde bileşenleri arasında. Kantaron yağının antioksidan ve hiperisin gibi aktif maddeler içermesi, cilt ve saç sorunlarından sindirim problemlerine kadar birçok rahatsızlığın tedavisinde kullanılmasını sağlıyor.
Kılıç otu, mayasıl otu, kan otu ve binbirdelik otu isimleriyle de bilinen kantaron bitkisinin, uçlarında sarı ya da kırmızı çiçekler açan dalları var. Hem cilt hem de saç bakımında sık...
Kantaron yağının saç bakımındaki rolü ise içerdiği vitamin ve minerallerden kaynaklı. Düzenli ve doğru kullanımda saçların kırılma ve koparak dökülme sorununun giderilmesine yardımcı oluyor. Ayrıca, saç tellerini besleyerek daha canlı ve parlak bir görünüme kavuşmasını kolaylaştırıyor. Yatıştırıcı etkisi sayesinde saç derisindeki kaşıntı ve hassasiyet sorununda da etkili. Kısacası bu değerli yağın elinden neredeyse her şey geliyor.
6. Hint Yağı
Hintli kadınların hacimli, sağlıklı ve ışıltılı görünen saçlarının sırrını hiç merak ettiniz mi? Bu sırlardan biri, hiç şüphesiz ki Hint yağı. Hint baklası ya da Hint fasulyesi olarak adlandırılan bir bitkiden elde edilen bu yağ, saçları beslemekte ve güçlendirmekte oldukça etkili. Ne var ki bu bitkinin tohumlarının asla yenerek tüketilmemesi gerekiyor. Çok zehirli olan tohumlar insan sağlığı için ciddi risk teşkil ediyor. Bu sebeple Hint yağını çıkarmak, işin uzmanları tarafından yapılmalı.
Latincede “ricinus communis” olarak adlandırılan ve Hint fasulyesi ya da Hint baklası olarak da bilinen bitkiden elde edilen Hint yağı, saç bakımında en sık kullanılan doğal bileşenlerden biri. Ancak bu...
Hint yağı da listemizdeki diğer birçok doğal yağ gibi E vitamini, mineral ve vitamin deposu. Saç bakımında özellikle soğuk sıkım yöntemiyle elde edilmiş Hint yağının kullanılması tavsiye ediliyor. Saç derisine masaj yapılarak uygulandığında bu bölgedeki kan dolaşımını hızlandırarak hücre yenilenmesi sürecini destekleyen bu değerli yağ, saç tellerine sağladığı nem ve besin desteğiyle de ön plana çıkıyor. Böylelikle saç uzatmak ve saç dökülmeleriyle mücadele etmek de kolaylaşıyor. Ancak Hint yağı oldukça yoğun bir yapıya sahip olduğu için, doğrudan kullanımda başka bitkisel yağlarla ya da suyla karıştırılarak seyreltilmesi öneriliyor. Hemen hatırlatalım: Hint yağını saç bakımının yanı sıra, kirpik ve kaşları beslemek için de kullanmak mümkün.
7. Hindistan Cevizi Yağı
Hindistan cevizinin mis kokusunu ve zengin içeriğini saç bakım rutininize taşımaya ne dersiniz? Özellikle kuruluğa meyilli, sertleşmiş ve mat görünen saçlarınız varsa bakım rutininize Hindistan cevizi yağını ya da bu yağı içeren saç bakım ürünlerini dahil edebilirsiniz. Çünkü Hindistan cevizi yağı C, A ve K vitaminleri açısından zengin bir bileşen. Bu sayede matlaşan saçları canlandırmakta ve nemsiz kalan saç tellerine nem desteği sağlamakta önemli bir rol oynuyor.
Özellikle son 5-10 yıldır yemek ve tatlı tariflerinden saç bakımı uygulamalarına kadar sayısız yerde karşımıza çıkmaya başlayan Hindistan cevizi yağı, elde ettiği popülerliği zengin içeriğine borçlu. Hindistan cevizi yüksek oranda...
K vitamininin sağladığı koruyucu bakım desteği, normal saçların da gücünü ve canlılığını muhafaza etmesine destek oluyor. Üstelik Hindistan cevizi yağının saçlarınızı ağırlaştırmasından korkmanıza da hiç gerek yok. Çünkü bu değerli yağ oldukça hafif yapısıyla saçları yağlandırmadan besliyor.
8. Jojoba Yağı
Jojoba yağı cilt ve saç bakımı ürünlerinin vazgeçilmez bileşenleri arasında. Hatta muhtemelen şimdiye dek kullandığınız ürünlerden en az bir ya da iki tanesi bu değerli yağı içeriyordur. Jojoba yağının bakım rutinlerinde sık sık kullanılmasının temel nedeni ise kimyasal yapısı açısından sebuma çok benzemesi. Ciltteki yağ bezlerinden salgılanan doğal bir sıvı olan sebum, cildi ve saçları besleyerek çevresel faktörlere karşı koruma sağlıyor.
Neredeyse %97 oranında doymamış yağ asitlerinden oluşan jojoba yağı, sağladığı güçlü nem desteği sayesinde cilt ve saç bakımı ürünlerinin gözde bileşenleri arasında. Hatta onu bitkisel ve aromatik yağlar ailesinin en...
Jojoba yağının bakım rutinlerinde kullanım amacı da tam olarak bu. Sağladığı nem ve besin desteği sayesinde hem cildi hem de saçları canlandırıyor ve güçlendiriyor. Bunu yaparken ciltte ya da saç derisinde yağlı bir his de bırakmıyor.
9. Avokado Yağı
Sağlıklı beslenme programlarının popüler meyvesi avokadonun saç bakımına da önemli katkılar sağladığını biliyor muydunuz? Kökeni Orta Meksika olan ve bazen olgunlaşma süresi nedeniyle bizi çileden çıkarabilen bu lezzetli meyve, soğuk presleme işlemine tabi tutulduktan sonra yağ formuna dönüşüyor.
Yemyeşil kabuğu ve içindeki büyük çekirdeğiyle kendine has bir görünüme sahip olan avokado, kökeni Orta Meksika’ya dayanan bir meyve. Biz bu meyveyi daha çok salata, tost ve sos tariflerinde görsek...
Avokado yağı, özellikle kuru ve cansız saçlardan şikayetçi olanların imdadına yetişiyor. E ve C vitaminleri açısından zengin olması, saç tellerini ya da cildi yumuşatmasına ve nemlendirmesine olanak tanıyor. Avokado yağı aynı zamanda güçlü bir antioksidan kaynağı. Bu sayede saç köklerinin gelişmesine katkı sağlıyor. Saç tellerini kökten uca nemlendirerek yıpranma riskine karşı güçlendiriyor. Ancak avokado yağının aşırı ya da yanlış kullanımında ciltte ve saç derisinde tahriş oluşabileceğini de hatırlatalım. Tıpkı bu listede yer alan diğer tüm bitkisel yağlar gibi, avokado yağının da mümkünse dermatologlar tarafından geliştirilmiş bakım ürünleri aracılığıyla ya da ölçülü miktarda kullanılması gerekiyor.
| Sıra | İçerik | Kullanıcı Puanı |
|---|---|---|
| 1 | Üzüm Çekirdeği Yağı | 9,6 |
| 2 | Argan Yağı | - |
| 3 | Çay Ağacı Yağı | - |
| 4 | Badem Yağı | - |
| 5 | Kantaron Yağı | - |
| 6 | Hint Yağı | - |
| 7 | Hindistan Cevizi Yağı | - |
| 8 | Jojoba Yağı | 9,6 |
| 9 | Avokado Yağı | - |
