“Çekiç” lakaplı Ali Ersan, 1932 yılında dünyaya geldi. Kırşehir’in Kaman ilçesine bağlı Meşeköy’de doğan ve burada büyüyen sanatçı, Türk halk müziğinde bozlak ve abdal müziğinin en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul ediliyor.
Küçük yaşlarda annesinin çamaşır yıkadığı tokacı saz yaparak müziğe başlayan Çekiç Ali, daha sonra bozlak ve abdal müziğinin efsane ismi Muharrem Ertaş’ın öğrencisi oldu. Muharrem Ertaş, Çekiç Ali’nin eşi Fatma Hanım’ın dayısı olduğu için, ikilinin tanışıklıkları bu akrabalık ilişkisine dayanıyor. Ustası Muharrem Ertaş’tan aldığı bilgi ve küçük yaşlardan beri düğünlerde çalıp söylemesinden gelen tecrübe ile Çekiç Ali kendi tarzını ve müziğini oluşturdu. Bozlak ve kırık hava türküleri ile ün yapan Çekiç Ali, yanık sesiyle kendisine herkesten farklı bir tarz yaratmayı başardı.
Ali Ersan’a “çekiç” lakabı bağlama çalmadaki ustalığı ve hızından dolayı köylüleri tarafından verildi. O da hiçbir zaman bu lakabın altında ezilmedi. Ali Ersan, “çekiç” lakabını mahkeme kararı ile de resmileştirdi. Buna sebep olan hadiseyse; İstanbul’da bulunan bir plak şirketi, Çekiç Ali’ye ait bir plağı izinsiz basıp ardından onun Çekiç Ali değil Ali Ersan olduğunu iddia etmesiydi. Ali Ersan, bu iddialara karşılık olarak soyadını değiştirerek Ali Çekiç adını aldı.
1969 yılında, Kırşehir folklor ekibiyle İstanbul’da düzenlenen bir yarışmada birincilik kazanan Çekiç Ali, bunun yanı sıra çıkardığı pek çok plak ve albüm ile Türkiye çapından ünlendi. Kırşehir ve yöresi türkülerini kadife sesiyle icra eden Çekiç Ali, maalesef çok genç yaşta aramızdan ayrıldı. 1973 yılında, Ankara’da gördüğü tedavi sırasında hayata gözlerini yumdu. Geride, Türk halk müziği tarihine kazanan ölümsüz eserler bıraktı.